>BOZCAADA BAĞBOZUMU TENEDOS

> ENGLISH
Bozcaada (Tenedos) is island in Aegean sea which is part of Canakkale provence in Turkey. Bozcaada has a population about 2500. The grapes, wines and red poppies famous for centuries. The population is mostly turkish but there are still about 30 greek. Dont miss grape festival in august

TÜRKÇE
Bozcaada 2500 kişilik nüfuslu en uzak noktası 7 km olan şirin bir ada. Adada kalabileceğiniz çok güzel pansiyonlar var bunların bir kısmı merkezde yer alırken diğerleri bağların içindeki bağ evlerinden oluşuyor. Biz adayı ziyaret ettiğimizde bunlardan birinde kaldık. Adada motorlu taşıt çok çok az olduğu için geceleyin mutlak sessizliğin ne olduğunu çok iyi anlıyorsunuz. Merkezde hareket daha fazla olduğu için bunu hissetmeniz daha zor. Eğer haftasonu gidecekseniz önceden yer ayırtın özellikle bağbozumu dönemi yer bulmak çok sıkıntılı oluyor. Haftasonu gitmek isteyenler en az 2 gece kalmak zorundalar çünkü pansiyon sahipleri tek geceye sıcak bakmıyor. Adada rum ve türk mahallesi birbirinden ayrı. Buraları dolaşırken iki toplumun kültürün hayata bakış açısınıda çok net şekilde görebiliyorsunuz. Yeme içme yönünden harika bir yer olan adada kıyıdaki yan yana dizilmiş balık lokantalarını tercih edebileceğiniz gibi sokak aralarında ünleri adayı aşmış yerlerde de yiyebilirsiniz. Çok ilginç kişilerle karşılaşabileceğiniz adada lusi nin yerinde çikolatalı kekini yemenizi tavsiye ederim (Kendisi adaya gezmek için gelip sonrada yerleşmiş bir turist bayan). Kahvenizi içerken orada bulabileceğiniz Bozcaada gazetesinede bir göz atın. Ayazma pilajı denize girmek için harika bir yer ama su oldukça serin fakat öyle bir kum ve deniz varki sizi o suya girmekten hiçbir şey alıkoyamaz. Daha sonra Korelinin yerinde de bir nargile içersiniz. Bozcaada mutlaka gidilmesi gereken harika bir yer Posted by Picasa

>YELDEĞİRMENLERİ

> 
Bozcaada çok ilginç bir yer.Genelinde zamanın durmuş gibi hissedildiği bu ada da Ayazma plajından kuzey yönünde ilerlerseniz ilerideki tepelerin arkasında dönen yeldeğirmenlerinin kanatlarını görmek hem çok ilginç hem de ürkütücü olur. Bir yandan aklınıza Don Kişot gelir bir yandan da Dünyalar Savaşı’ndaki dünyayı işgal eden dev robotları düşünürsünüz. Yanlarına giderseniz eğer o kanatların havayı yırtarken çıkardığı sesi dinleyin ve sizin ne kadar aciz olduğunuzu hissedin (FOTOĞRAF Ömer Ünlü/ Bozcaada) Posted by Picasa

>BOZCA ADA’DA YAŞAMAYA DAİR

>
YAŞAMAYA DAİR

Yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi meselâ,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani, bütün işin gücün yaşamak olacak.

Yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani, o derecede, öylesine ki,
meselâ, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut, kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel, en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.

Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, meselâ, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak, yani ağır bastığından.

(ŞİİR: Nazım Hikmet, FOTOĞRAF Ömer Ünlü,Bozcaada

KATEGORİLER

ARŞİV

email adresinizle abone olun yeni yazıları kaçırmayın